Hayatınızdaki insanın işi, sizi “mutlu biri” haline getirmek değil; dolayısıyla mutsuz biri de yapamaz. Kendi mutluluğunuzu kendiniz bulmak zorundasınız. Böyle olduğu zaman, zaten ilişkiniz de mutlu bir ilişki olacaktır.
Evlilik sizin hayatınızı tek bir hayata çevirmez. Evlenseniz bile iki tarafın hala kendine ait hayatları vardır bunu unutmayın! Onu tanımadan önce kurduğunuz hayallerinizden asla vazgeçmeyin. Asıl sizlerin yapmak istedikleri ev, iş ve kariyer… Bunları asla terk etmeyin.
Hayat felsefeniz, ahlaki değerleriniz ve siyasi görüşünüz sizi siz yapan özelliklerinizdir. Kimse için bu özelliklerden vazgeçmeyin. Karşınızdaki size saygı duymuyorsa onun için değişmeyin. Beğendiğiniz bir tarzınız, dış görünüşünüz var. Kendinize yakıştırdığınız bir saç şekliniz ve giyim tarzınız var. Sizi öncelikle dış görünüşünüz için değil kalben sevmeli ki sizler zaten değerli bir varlıksınız. Eğer ki beğenmiyorsa farklı birini aramaya başlayabilir. Kısacası sizi fiziki olarak seven biri zaten kalbinizi değil görünümünüzü sevmiştir. Sadece o bir şeyler yaşamak ve yapmak istiyor diye kendinizi teslim etmeyin. Öncelikle sizin isteklerinizi ve beklentilerinizi karşılaması gerek. Bakalım siz o an bunu istiyor musunuz??
“Kimse için kendinizden ödün vermeyin, bırakın sizi siz olduğunuz için kabullensin.” O zaman gerçekten sizi sevip sevmediği anlaşılır…
HİÇ KİMSE İÇİN KENDİNİ DEĞİŞTİRME ÖZGÜN OL, KENDİN OL… SEN ZATEN DEĞERLİ VE BİR O KADAR DA ÖZELSİN